Termal Oteller Hakkında

Alternatif Tıp’ın yaygınlaşması ve faydalı sonuçlar alınması neticesinde, günümüz insanlarında doğal sağlık ve tadavi yöntemlerine başvuru git gide artmaktadır. Son yılların en popüler sağlık turizmi olan kaplıcalarda bu alan hizmet vermektedir. Ülkemizde kaplıca kültürü asırlardır bilinmektedir. Ancak bu şifalı sulardan faydalanma popülasyonu ancak yöre halkı ile sınırlıydı. Faydaları çok fazla duyulmadığından bu doğal zenginliğin kent hayatına girmesi zaman almıştır. Ancak günümüzde yaygınlaşan özellikle kronik rahatsızlıkların ilaçlara direnç göstermesi, doğal tıptan yararlanma yolunu açmıştır. Kaplıca suları açısından zengin bir kaynağa sahip olan ülkemizde bu alanda özellikle son yıllarda atağa geçmiştir. Her yıl yurt içi ve yurt dışından binlerce misafirini ağırlamaktadır.
Jeotermal suların bulunduğu alana kurulan termal oteller, ülkemizde içerdiği mineral çeşitleri, sıcaklık ve tuz oranları ile farklı farklı rahatsızlıkların tedavisine hizmet etmektedir. Termal sulardan şifa almak için çeşitli uygulamalar mevcuttur; banyo, içme kürleri, iklim kürü, fizik tedavi ve rehabilitasyon, çamur banyoları, psikoterapi gibi hizmetleri bulunmaktadır. Termal oteller hakkında söylenen termal suya girme tarihleri konusunda herhangi bir mevsim yoktur. Ülkemizde zengin termal kaynakları yılın 12 ayı kullanabilme potansiyeline sahibiz. Bunun yanında ilkbahar ve sonbahar ayları sağlık turizmin en hareketli olduğu dönemleri kapsamaktadır. Buna ilaveten bazı rahatsızlıklar örneğin migren gibi baş ağrıları, şeker hastalığı, romatizma rahatsızlıkları olanların tedaviye en iyi cevap verdiği dönem yaz mevsiminde olduğu bilinmektedir. Karaciğer, mide, bağırsak rahatsızlığı çekenlerin ise ilkbahar ve sonbahar ayları termal sulardan daha iyi sonuçlar aldığı gözlemlenmektedir.
Bir ailenin Termal kaplıcalarda tatil yapması için herhangi bir rahatsızlığı bulunması gerekmiyor. Termal oteller misafirlerine bağışıklık sistemini artırma fırsatı sunarak, mevcut sağlığının devam etmesi imkanını da sunmaktadır. Bazı durumlarda kaplıca suyuna girmek sakıncalı olabilmektedir. Mesela hamileler ilk üç aylık döneminde düşük riski taşıdığı için sıcak termal suya girmesi risk oluşturabilir. Bunun yanında, ağır kalp hastaları, yüksek ateşli hastalar, açık yaraları olan hastalar, epilepsi hastaları, aşırı kilolu olanlar doktorunun onayı ile doktor kontrolünde girmeleri gerekmektedir. Termal oteller hakkında bilinen bir diğer özellikte her termal suyun farklı farklı hastalıklara fayda sağladığıdır. Bu da o bölgedeki suyun içerisinde barındırdığı çeşitli mineraller, tuz ile mümkündür. Bu yüzden rahatsızlıklarınızı bilip ona göre otelden bilgi alıp rezervasyon yaptırmanızda fayda vardır.